Ana sayfa Şehir İstanbul’un İlk Camii: Arap Camii

İstanbul’un İlk Camii: Arap Camii

6590
0
PAYLAŞ

İstanbul. Bu kelime sadece bir şehri ifade etmiyor. Şehirler insanların hayatlarında belirleyici roller üstlenirler. “Coğrafya kaderdir” diyen İbn-i Haldun çok haklıydı. Üzerinde durduğumuz toprak parçasından şekilleniyor hayat yazgımız, o andan sonraki hatıralarımız.

İstanbul medeniyetlere ev sahipliği yapmış kadim bir şehirdir. Her bir köşesi tarih kokar. Bu tarih kimi zaman Bizans eseri olurken kimi zaman Osmanlı eseri olur. Kimi zaman da Araplardan kalma eser.

İstanbul birçok medeniyeti barındırsa da şehri İslam’dır. Fatih Sultan Mehmet bu şehre İslam mührünü vurmuştur ve inşallah da kıyamete kadar bu mühür geçerli olacaktır. Peygamberimizin (SAV) fethedileceğini müjdelediği İstanbul defalarca Müslümanlar tarafından kuşatılmış lakin alınamamış. Yine de büyük başarılar elde edildiği zamanlar olmuş tıpkı komutan Mesleme bin Abdülmelik zamanında olduğu gibi.

İstanbul’daki camii sayısı binlerle ifade ediliyor. Peki İstanbul’daki ilk camiinin kimin zamanında yapıldığını düşündük mü? İstanbul’un ilk camiisi olan Arap Camii miladi 715 hicri 95 senesinde Galata’da yapılmıştır. Mesleme bin Abdülmelik komutasındaki ordu Bizans’a kök söktürmüş ve İmparator Leon ile yapılan anlaşma sonucu Galata’da Müslümanların ibadet edebileceği bir camii yapılması için anlaşılmıştır.

Arap Camii bir ikindi vakti yine ara sokakların arasında büyük bir hayret ve ihtişamla karşılamıştı beni. Herkesin gözünün önünde ama saklanmış bir hazine gibi tüm heybetliyle duruyordu. Hırdavatçıların yanında huzur veren görüntüsüyle görüş mesafesine girince kendini fark ettirememesi imkânsız bir haldeydi. Mimarisi klasikleşmiş İstanbul camiilerine benzemese de camii olduğu anlaşılıyordu. Her şey işte bu andan itibaren başladı.

 

Arap Camii şehrin gürültüsünden kaçıp huzur bulmak için ideal bir camii. Dikdörtgen ve kubbesiz yapısıyla farklı bir camiide olduğunuzu hissediyorsunuz. Bahçesinde komutan Mesleme bin Abdülmelik’in kabri bulunuyor. Bir Fatiha okumadan ayrılamıyorsunuz yanından.

Arap Camii İstanbul’un fethinden 700 sene önce yapılmış. Haliyle de Arap mimarisi kullanılmış. Camiinin şimdiki minaresinin hikâyesi de ilgi çekici. Şam’da çıkan isyanı bastırmak için ordusuyla hareket eden ordunun ardından Hristiyan papazlar camiiyi Sao Paolo Kilisesine çevirmişler ve şimdi minare olarak kullanılan çan kulesini inşa etmişler.

Yaptığım araştırmalarda bir de bu bina hakkında tartışma olduğunu öğrendim. Bu binanın önceden camii olmadığını İstanbul’un fethedilmesinden sonra camiiye çevrildiği iddiaları da bulunuyor. Bina yapısıyla kıblenin bire bir tuttuğu gerçeğine rağmen böyle bir iddia karşısında hayrete düşmüyorum aksine tarihimize daha çok sahip çıkmamız gerektiğini bir kez daha anlıyorum. Ayasofya’yı camiiye çeviren biz Müslümanları asla affetmeyecekler!

Camiiye ulaşım da bir hayli kolay. Hacıosman-Yenikapı Metrosunun Haliç durağından 5 dakikalık bir yürüyüşle camiiye ulaşabiliyorsunuz.

Arap Camii tarihi bir eser ve İstanbul’un ilk camiisi olduğu kadar taşıdığı anlam bakımından da kıymetli bir eser. Henüz gitmemiş olanlara camiiyi ziyaret etmelerini tavsiye ederim.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here